Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde, PKK’lı teröristlerin yola tuzakladığı patlayıcının infilak etmesi sonucu şehit olan asker eşi Nurcan Karakaya (25) ve 11 aylık bebeği Mustafa Bedirhan Karakaya, memleketi Sivas’ın Şarkışla ilçesinde toprağa verildi.
İYİ Parti Genel Sekreteri ve parti sözcüsü Aytun Çıray sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “Yasımız Büyük,Acımız Derin,Ruhumuz Ağır Yaralı” diyerek olaydan duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
“Yasımız Büyük,Acımız Derin,Ruhumuz Ağır Yaralı…
Karanlık güçlerin terör maşası PKK’lı caniler kendi uğursuz tıynetlerini bir kere daha kanlı bir şekilde ifşa ettiler. İnsanlıktan hiç nasiplenmediklerini olabilecek en büyük vicdansızlıkla ortaya koydular. Gözü dönmüş bir nefret ve hınçla tertemiz bir anneyi, ve daha yaşını bile doldurmamış 11 aylık bebeğini sinsi bir vahşilikle hazırlanmış, kendi soysuzluklarına uygun uzaktan kumandalı bir patlayıcıyla eşinden, babasından, ailesinden, tüm sevdiklerinden ve Türk milletinden aldılar.
Aslında mezara değil sevgili bebeği Bedirhan’la birlikte milletimizin sonsuza kadar kalbine gömdüğümüz Nurcan Karakaya hanımefendi’nin Türk milletini ve Türkiye cumhuriyetini koruma görevini cesaret ve yüreklilik dolu mutlak fedakârlık ve feragatle yürüten eşi kahraman astsubayımız serkan Karakaya’yı nicedir görüp koklayamadığı oğluyla buluşturmaktan ve ona sevgi dolu bir sürpriz yapmaktan başka bir amacı yoktu.
Aziz şehidimiz Nurcan Karakaya hanımefendi bu buluşmanın sadece eşi için değil, onunla birlikte kutsal görevlerini icra ve ifa eden tüm silah arkadaşları için değerli bir moral destek olacağını da düşünmüş olmalıydı. Kısaca onun bu yolculuğu göze almasını sağlayan şey saf sevgi, iyilik ve her koşulda tutacağını gösterdiği bağlılık yeminiydi.. Yani PKK’nın kanlı maşalarının asla nasiplenmedikleri asil duygular ve motivler…
Aziz şehitlerimiz Nurcan Karakaya’yı ve masumların masumu yavrusu, Türk milletinin sonsuza kadar kalbinde yaşatacağı evladı bebek Bedirhan’ımızı önce eşi ve babası kahraman Serkan Demirkaya’dan, ailelerinden, sevdiklerinden, sonra da mensubu oldukları Türk milletinden alan katilleri lanetliyor, onların hak ettikleri lanetli akıbete uğramaları için elimden gelen ne varsa vekili olduğum Türk milleti adına yapmaya söz veriyorum…
Katiller hak ettikleri laneti yaşamadıkça bize rahat yok… Vicdanımızın sızısı, kalbimizin acısı bir nebze olsun ancak o zaman yatışacak…”