Dün başlayan Bütçe görüşmelerinin ilk gününde Kılıçdaroğlu, esti, gürledi, kükredi. CHP lideri olarak 10 yılının en etkili konuşmasını yaptı. Adeta kelime ishali olmuşçasına hızlı, akıcı konuştu, alkışları vakit geçirmemek için kesti. AKP’nin 18 yıllık icraatını yerden yere vurdu. Övdü, övdü, övdü değil de dövdü, dövdü, dövdü.
Yeni Bütçe için’Haramzadelere Hizmet Bütçesi’ dedi.
‘Beşli çetenin bizim torunlarımızı dahi sömürecek olan bütün bu yatırımlarını kamulaştıracağız ve geri alacağız’.
‘Allah’ın izniyle, ilk seçimde bu milletin sizi nasıl tıpış tıpış yolcu edeceğini göreceksiniz’ dedi.
Ben tek adam rejimi istemiyorum. Demokratik, halkçı, parlamenter sistem istiyorum. Ben her kuruşun hesabını veren bir siyaset anlayışı istiyorum’ dedi. Ve de bir sonraki seçimlerde aday olabileceğini de ima etti.
Bir sonraki seçim tarihi 25 Haziran 2023, yani 2.5 yıl daha var. Erken seçim kararını Cumhurbaşkanı alabilir ama seçilemezse hem bu 2.5 yıllık süreyi kaybeder ve hem de kanuna göreCumhurbaşkanı adayı olamaz. Bunun alternatifi, erken seçim kararınıbir şekilde meclis alırsa Erdoğan bir defa daha Cumhurbaşkanı adayı olabilir.
Dış siyasetteki başarısızlıklar, ekonominin iflasın eşiğinde olması ve Pandemi sürecini yönetmedeki başarısızlığı, algı yönetimi için söylenen yalanların ortaya saçılması, AKP’yi bir cendere içine soktu. Çember daralıyor değil, iyice daraldı. Gün, CHP’nin gücünün farkına varıp inisiyatifi ele alması sonucu iktidarın kapısını açma günüdür.
Kılıçdaroğlu’nun dünkü etkili konuşmasının sonucu mecliste bir Güven Oylaması yapılsaydı belki de AKP ve MHP Milletvekillerinden kanatlanıp Deva ve Gelecek partilerine uçmak isteyenler ve şimdiki sistemden memnun olmayanların katılımıyla birlikte erken seçim kararı içingerekli olan 360 vekilin oyu alınabilirdi ama maalesef yeni sistemde Gensoru ve Güven oylaması kaldırıldığından bunun yapılması imkansız.
Kanuna göre şimdi yapılabilecek olan, CHP ile birlikte dört partinin kuvvetler ayrılığını hedef alarak başlatacakları ‘Demokrasiye Dönüş ittifakı’na destek vereceği açık olan HDP ve yeni kurulan Deva ve Gelecek partileri ile birlikte ittifakın genişletilmesidir. Yapılan anketlerde halkın yarısından fazlasının Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine karşı olduğu görülüyor. Bunu kullanıp meclise yansıtma politik bir karardır.
CHP bahsettiğim Demokrasiye Dönüş İttifakını gerçekleştirdikten sonra ki hazır sayılır, 200 Milletvekilinin imzasıyla erken seçim için harekete geçebilir.360 sayısına ulaşmak için kesif bir propagandaya girmelidir. En güzel yanı mecliste yapılacak oylamanın gizli olacağına dair kanun hükmüdür ki bu oylamada baskıyı ortadan kaldırmış oluyor. Muhalefet partilerinin eksik olan oyları 105 civarındadır. Bilemedin 110’u bulmaz. Meclisin bugünkü sayısı 584’e indiğinden beşte üçü için 350 oy gereklidir. Yukarıda yazdığım gibi AKP ve MHP’den yeni kurulacak partilere geçmek isteyip de cesaret bulamayanlarla şimdiki sistemin sürdürülebilir olmayacağı bilinciyle hareket edecek olanların desteği bunu sağlayabilir. Olumlu sonuç alınmasa dahi Cumhur ittifakının oylarındaki fire bu partilerdeki huzursuzluğu had safhaya taşır. Ayrıca,AKP ve MHP’liler bu kampanyaya destek vermezse Demokrasiye Dönüşe karşı olduklarını ispatlamış olurlar. Böyle bir sonuç ileride erken veya zamanında yapılacak bir seçim için muhalefete büyük bir propaganda yolunu açar.
Erken seçim bugün yönetilemediği aşikar olan, devamlı erozyona uğrayan Türkiye ve ekonomisinin bir an önce sağlıklı ellere devredilmesini sağlar. Yalnız ideal olarak, Millet ittifakının Güçlendirilmiş Parlamento Modeli üzerinde partiler arası bir mutabakat olmalıdır. Böyle bir anlaşma halka tam bir güven vermiş olur.
Saygılarımla
Erol Başarık (Ekonomist – Reform 2000 Party’si Genel Başkanı – İngiltere)
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:
Ekonomist, Siyasetçi, İş Adamı. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi İşletme – Maliye bölümü mezunu. 1970 yılından beri Londra’da yaşıyor. 1997 yılında İngiliz siyasetine Bağımsız Milletvekili adayı olarak girdi. 2000 yılında Reform 2000 Party’sini kurdu. Halen aktif olarak başkanıdır. Dört Parlamento, bir Avrupa parlamentosu ve bir de Londra Büyük Şehir Belediye Meclis Üyeliği olmak üzere altı büyük seçime girdi. İngilizce yazıları İngiliz Milli ve yerel gazetelerinde yayınlandı. Halkın yararına kanun çıkarılması yolunda mücadele verdi. Türkçe yazıları Cumhuriyet Gazetesi de dahil olmak üzere Türkiye’de çeşitli yayın organlarında, Londra’da Türkçe Gazetelerde, internet sitelerinde yayınlandı. 2002 Yılında Sadettin Tantan’ın Yurt Partisinden İstanbul 1. Bölge, 2007’de Bağımsız aday olarak İstanbul 3. Bölgeden Milletvekili adayı oldu. İngiltere Atatürk’çü Düşünce Derneğinde Yönetim Kurulu azalığı yaptı. Halen ADD’nin Danışma Kurulu üyesidir. Bütün dünya insanlarının güvende ve ekonomik refah içinde yaşaması, Müslüman Ülkelerin çağdaş düşünceye kavuşması en büyük ideali. Hak, hukuk ve adalete dayalı bir demokrasiyle, Güçlendirilmiş Parlamentosu olan, insanların refahiçinde yaşadığı bir Türkiye için mücadele vermeye devam ediyor.