Seçim yapılan eyaletlerden biri Rheinland-Pfalz… 4 milyon nüfusu var… Yaklaşık İzmir kadar… Savaş sonrası Fransız işgal bölgesiydi… Ren kıyısındaki bağları ve şaraplarıyla meşhur… Alman şaraplarının üçte ikisi burada üretilir… 101 sandalyeli meclisi var… Sosyal demokratlar-yeşiller-liberal eğilimli hür demokrat partiden oluşan üçlü koalisyon yönetiyordu. Başbakan sosyal demokrat partili bayan Malu Dreyer idi… Seçim sonucu kazanç ve kayıplara rağmen gelecek beş yıl da aynen devam edeceği açıklandı…
Diğeri güneydeki Baden Würtemberg Eyaleti… Nüfusu yaklaşık 11 milyon… Savaş sonrası ABD ve Fransız işgal bölgesiydi… Alan olarak üçüncü büyük eyalet… Çok zengin bir eyalet… Bilen bilir… Trumpf, Heidelberger Matbaa Makineleri, Festo, Voith, Liebherr, Putzmeister gibi dev makine fabrikaları, Daimler AG, Porsche, Robert Bosch, Audi, Smart, Iveco Magirus, ZF Friedrichshafen, LuK fren gibi otomotiv endüstrisi buradadır… En fazla ihracat yapan eyalettir… Buranın halkı ‘Swabiyen’ adı verilen çok çalışkan değişik bir halktır… Mesela, bu eyalette herkes her hafta evinin önünü süpürmekle yükümlüdür…
Baden Würtemberg Eyaleti tarihsel olarak genelde muhafakardır… Hep muhafakazar hıristiyan demokratlar tarafından yönetilmiştir… Onların kalesiydi… Ancak 2010’lı yıllarda başbakanın beceriksiz yönetimi, skandallar burada muhafazakarların sonunu getirdi… 2011’den beri Yeşiller Partili Winfried Kretschman başbakan…
Biyoloji, Kimya ve Ahlak dersleri veren 73 yaşındaki bir lise öğretmeni… Yöre halkından… Parti marti kararı dinlemeden eyalet için doğru bildiğini söylediği için halk çok seviyor… Eşi rahatsız olduğu için seçim çalışmalarına sanal da olsa pek katılamadı. Buna rağmen partisine yüzde 30’un üzerinde rekor oy kazandırdı… Sonuç açıklandıktan sonra da kısaca ‘Çok sevindim. Halk bana devam görevi verdi’ deyip hemen evine hasta eşinin yanına gitti… Bu eyalette de partilerin kazanç ve kayıplara rağmen bu eyalette Yeşiller-Hıristiyan Demokratlar koalisyonunun devam edeceği söyleniyor…
Almanya’da yaşamayanlar bilemeyebilir… Almanya federatif yapıda… 16 eyaleti var… Her biri kendi bölgesiyle ilgilenir… Eğitim, altyapı, sağlık gibi hizmetleri yaparlar… Vergilerin bir bölümünü kendileri toplar, geri kalanı Berlin ile paylaşırlar… Her yıl sonunda eyaletler arası dengeleme yapılır…
Seçim sonuçlarını yorumlamak için sistemi bilmek gerekir… Eyalet seçimi önce sadece o eyalette yaşayanları yakından ilgilendirir… Daha sonra da geneli…”
Bu yazıyı Almanya’dan gazeteci arkadaşım Halit Çelikbudak yazmış… Siz onun eyalet dediklerini Türkiye’nin şehirleri olarak düşünün! Fotoğraflara iyi bakın, seçim masraflarından tasarrufu görün, sıradan vatandaşların yaşamlarını değiştirmeden siyaset yapmalarına bakın hele vatandaşların haftada bir kere evlerine önünü süpürmeleri yok mu?
Hazırlanın Sözümüz Var Hareketi ile siyasetin çürümüşlüğünü, yozlaşmışlığını değiştirmeye! Hep beraber “yeni tarz bir siyaset” diyelim bu bile ülkemiz için yeter de artar…
Özcan Pehlivanoğlu ana ve baba tarafı Balkanlardan göç etmek zorunda kalmış bir ailenin çocuğu olarak 1963 yılında İzmir Menemen’de dünyaya geldi.
İlk, orta ve lise tahsilini İstanbul Eyüp’te tamamlandı. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Marmara Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptı.. İki yıla yakın Almanya’da lisan öğrenimi ve eğitim yaptı. Otuz yılı aşkın süredir avukatlık yaptı. Uzun yıllardır siyasetin içinde halen partileşme sürecinde olan “Sözümüz Var Hareketi”nin kurucu başkanlığını yürütüyor..