Uzun zaman oldu.
Yeniden merhaba.
Asıl konulara girmeden
Damat Bakan’ın istifası ve
yandaş medyanın mesleği getirdiği
noktaya iki cümle ile değinelim.
Bir, o kadar rezil bir haldeler ki,
istifayı tek satır bile görmediler.
İki, AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın
adamlarınca yapılan açıklama;
“Görevden af talebi kabul edildi.”
Demek ki bundan sonra bütün gazeteciler
istifaları,”Görevden Af Talebi” olarak
yazacak, söyleyecek.
***
Neyse devam edelim.
Yönetemeyen bir iktidarın,
AKP İktidarı’nın olduğu ülkede
konu bulmak hiç zor değil.
Hele bir de liyakat sahibi olmayanların
devlet kadrolarında görev yapmaları
yok mu?
O işimizi daha da kolaylaştıyor.
Ülke fotoğrafına baktığımızda
vaziyet çok kötü…
Çarşıda, pazarda, sokakta
kiminle konuşsak sayısız şikayet…
İş yerleri zor durumda.
Marketler, kafeler, berberler, lokantalar,
tekstil ürünleri satanlar…
Hep işsizlik. Hemen her gün siftahsız
dükkanı kapatmalar.
Vergi dairlerine kapanış bildirmeler…
Borçların yapılandırılması, ertelenmesi de
yüzleri güldürmüyor, üstelik kara kara
düşündürüyor.
Öyle ya satış yapamazlarsa günü geldiğinde
o borçlar nasıl ödenecek?
Kiralarını bile ödeyemiyorlar ki…
***
Zaten ekonomi toz dumandı,
Koronavirüs vakaları da eklenince
durum iyice içinden çıkılmaz bir hal aldı.
İktidarın aldığı önlemlerin
hiçbiri işe yaramadı.
Piyasalarda güven yok.
Yönetenleri sözleri artık hiçbirini
heyecanlandırmıyor.
Planlı bir ekonomik program yok.
Varsa yoksa tek bir yerden çıkan söz.
Kimsenin itiraz etme şansı yok.
İsraf almış başını gidiyor.
Vatandaş,
“Ellere var da bize yok mu?” türküsünü
söyleyip duruyor.
Şehirler artık kalabalıklları kaldırmıyor.
Kaymakamların önünde kuyuruklar,
parkların önünde park etmiş kamyonetlerden
dağıtılan çorbalar ve birkaç dilim ekmekler…
***
Dedik ya neresinden bakarsanız bakın,
durum içler acısı.
Üretim mi? Nerdeee!
“Peki ülke nasıl kurtulacak
bu durumdan?” diye soracaksınız.
Yapılacak tek şey, demokratik yollarla
en erken seçimde mevcut AKP-Tek Adam
iktidarından kurtulmak.
En azından işler oturana kadar
ortak akılla bozulan düzeni yeniden
tamir etmekle…
“Bir hiç… Birlikten dirlik, sevgiden aşk doğar anlayışını benimseyen,
Milli Birlik, Milli Beraberlik ve Milli Ruh peşinden koşan Türkiye Cumhuriyeti delisi…”